İzmir Üniversiteleri Türkiye’nin Teknolojik Gelişimini Konuştu
İzmir Üniversiteleri Platformu’nun düzenlediği ‘Teknoloji Günleri’ etkinliğine video konferans sistemi ile Erzincan’dan bağlanan İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, “Gelecek 25 yıl içinde bugün hepinizin bildiği mesleklerin yüzde 60’ı yok olacak. Yeni meslekler ortaya çıkacak. Bu bir tehdit mi, yoksa fırsat mı, nereden baktığımıza bağlı. Değişimi ıskalarsak bu bir tehdittir. Ancak dijital dönüşümü gerçekleştirir 5G teknolojisini, fiber alt yapıyı güçlendirebilirsek, yazılım ve donanımlarla, girişimcilik çalışmalarını risk sermayeleri ile desteklersek bu bizim için bir kazanç olur. Genç nüfusa sahip bir ülke olarak bunu fırsata çevirmeliyiz” dedi.
İzmir üniversitelerinin akademik, sosyal, kültürel ve sportif alanlarda dayanışmasını sağlamak ve İzmir’i bir “Üniversite Kenti” olarak konumlandırmak için projeler üretmek amacıyla yola çıkan, İzmir’in 9 üniversitesini aynı çatı altında toplayan İzmir Üniversiteleri Platformu, 2019 yılı ocak ayı itibariyle başlayan Dokuz Eylül Üniversitesi dönem başkanlığındaki son etkinliğini düzenledi. 2019 yılı boyunca çalışmaları “teknoloji” temasıyla yürüten platformun Kentkart, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Odası, İMEAK Deniz Ticaret Odası’nın destekleriyle düzenlediği 24-25 Aralık tarihlerinde iki gün sürecek olan ‘Teknoloji Günleri’ Sabancı Kültür Sarayı’nda düzenlenen açılış töreniyle başladı. Türkiye Cumhuriyetinin son Başbakanı ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın video konferans ile bağlandığı törene, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Salim Atay, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, Demokrasi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bedriye Tunçsiper, Yaşar Üniversitesi Rektörü M. Cemali Dinçer, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Yusuf Baran, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Gökçüoğlu, dekanlar, müdürler, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Erzincan’da doğduğu köyden video konferans sistemi ile bağlantı kuran İzmir Milletvekili Binali Yıldırım katılımcıları selamlayarak, “Dünyada artık iş yapma şekilleri değişiyor. Çünkü 4. sanayi çağındayız, artık dijital teknolojiler hayatımıza daha çok girmeye başladı. Geldiğimiz bu noktada alışık olduğumuz, bildiğimiz mesleklerin birçoğu unutulma ile karşı karşıya. Gelecek 25 yıl içinde bugün hepinizin bildiği mesleklerin yüzde 60 yok olacak. Yeni meslekler ortaya çıkacak. Bu bir tehdit mi, yoksa fırsat mı, nereden baktığımıza bağlı. Değişimi ıskalarsak bu bir tehdittir. Ancak dijital dönüşümü gerçekleştirir 5G teknolojisini, fiber alt yapıyı güçlendirebilirsek, yazılım ve donanımlarla, girişimcilik çalışmalarını risk sermayeleri ile desteklersek bu bizim için bir kazanç olur. Genç nüfusa sahip bir ülke olarak bunu fırsata çevirmeliyiz” dedi.
YENİ UZMANLIK ALANLARI
Dijital dönüşümün dünyadaki etkilerine bakıldığında ürkütücü bir tablo görüldüğünü söyleyen Yıldırım, “400 ila 800 milyon kişi işini kaybedecek gibi gözüküyor ancak, yeni meslek ve uzmanlıklarla 900 bin ila 1,5 milyar istihdam sağlanacak. Üniversitelerimiz bu noktaya odaklanmalı ve ihtiyaç duyulacak alanlarda öğrenciler yetiştirmeliler. Başarılı olabilmek için bilgi toplumu dönüşümünü başarabilmek gerekli. Yakın tarihimize baktığımızda 2002 yılında Türkiye’de geniş bant internet yoktu. Şimdi 75 milyonun üzerinde geniş bant internet abonesi var. Mobil telefon abonesi 82 milyona erişti. İnternet kullanımı yüzde 10’dan yüzde 75’in üzerine çıktı. Fiber altyapı uzunluğu 81 bin kilometreden 365 bin kilometreye ulaştı. 2008 sonunda e-devlet platformunu devreye aldık. Bugün 45 milyon kullanıcısı var. Özetle Türkiye önemli adımlar attı. Artık bilgi en büyük güç. Top, tüfek değil bilgiye sahip olan, üreten ve insanlığın yararına kullanan ülkeler bir adım öne çıkıyor. Önceki sanayi devrimlerini ıskaladık. 4. sanayi devriminde yani dijital devrimde öncü olmak elimizde. Türkiye altyapı konusunda gelişmiş ülkeler arasında dokuzuncu sırada yer alıyor. İzmir milletvekili olarak, İzmirli olarak bu gelişmelerden İzmir’in de payını alması, öncü şehir olması için üniversitelerimizle çalışıyoruz” diye konuştu.
İZMİR’İN KONUMU
Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay, İzmir’in 50 yıl önce de Türkiye’nin dış ticaretinde önemli bir konumda bulunduğunu belirterek, “Türkiye’nin dünyaya ihraç ettiği yegane ürün olan kuru gıdalar İzmir’den gönderiliyordu. Bugün İzmir üniversiteleri bir araya gelerek teknolojiyi üretme konusunda büyük bir mücadeleye girmiş durumda. İzmir böyle güzel adımlar attıkça biz de destek vermek için buraya gelmekten mutlu oluyoruz” dedi.
Kendi denizaltısını üretme kapasitesine sahip olan Türkiye’nin teknoloji ürünlerini ihraç eden bir ülke konumuna geldiğini belirten Atay, “Yazılım firmalarımızın dünya pazarında varlıklarını hissediyoruz. Teknolojinin gelişmesiyle bazı meslek gruplarında işsizlik olacağı korkusu var. Dünyada şuanda yüzde 14 oranında meslek grubu otomasyonun, makineleşmenin getirdiği risk altında. Değişime uğrayarak teknolojik gelişmeye ayak uydurması gereken meslek gruplarının oranı ise yüzde 36. Türkiye’de ise bu oran yüzde 56. Biz ofis olarak bu konuda neler yapabiliriz diye çalışıyoruz. Gelişmiş ülkelerde meslek içi eğitim oranı yüzde 60’a varıyor. Türkiye’de bu oran yüzde 16. Rakamlar bize her şeyi söylüyor. Bu değişen teknolojik düzende, istihdam ettiğimiz insanların yeni beceriler edinmesi için çalışmalıyız” ifadelerini kullandı.
İNSAN KAYNAKLARI ENVANTERİ
Uluslararası rekabette insanla ilgili her verinin sayısallaştığını söyleyen Atay, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi olarak Türkiye’nin verilerini sayısallaştırarak yayınladıklarını anlattı. Kamuda çalışan 3.3 milyon memura, memnuniyet, aidiyet, iletişim, insan kaynakları süreçleri, organizasyon ve yönetim faktörlerini ölçtüklerini söyleyen Atay, “862 bin kişi katıldı. Bunu ABD ve Avrupa ülkeleri de yapıyor. ABD’de 589 bin kişi katılırken, bizde 862 bin kişi katıldı. İnsanlarımızın ne kadar katılımcı olduğunu gördük. Bu çalışmaların yanında Türkiye’nin insan kaynaklarının envanterini çıkarmaya başladık. Eğitim durumlarından, sağlıklarına, beceri setlerine, spor, sanat, kültürde kaç insanımızın olduğunu envanterde göreceğiz. Öğrencilerimize yönelik düzenlediğimiz kariyer fuarımızı da 20-21 Mart 2020 tarihinde Kültürkpark’ta yineleyeceğiz” dedi. Üniversite mezunlarının da çeşitli verilerini kullanarak, sektörlerde ne kadar karşılık bulduğunu, istihdam oranlarını ve kazançlarını inceledikleri verileri de web sitelerinde yayınlandığını anlatan Doç. Dr. Salim Atay, öğrencilere bu verileri incelemelerini tavsiye etti.
TEKNOLOJİK GELİŞİMDE TEŞVİK
Hayatımızın hemen her alanına yön veren günümüz teknolojilerinin bir zamanlar hayal dahi edilemeyecek düzeye ulaştığını söyleyen DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Yapay zekadan nesnelerin internetine; dijital dönüşümden karanlık fabrikalara kadar temelde ekonomik döngünün yenilenen bileşeni olan teknoloji kavramı, Endüstri 4.0 ile bambaşka bir seviyede kendini göstermekte; çevremizi saran ağların ve yenilikçi yaklaşımların ön plana çıkmasını sağlamaktadır. Bu durum ülkelerin ulusal hedeflerini belirlemesinde de başat roller üstlenmektedir. Ülkemiz son yıllarda milli ve yerli kalkınma modelini benimseyen; dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer almayı hedefleyen bir konumdadır” dedi.
Teknolojik gelişimin iş dünyası ve akademide teşvik edilmesi gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Nükhet Hotar, şöyle konuştu:
“Bu yaklaşım bana göre teknolojide başarıyı getiren moral ve motivasyonun temel unsurudur. Sonuçta ortaya çıkması hedeflenen ürün ya da hizmet, her şeyden önce insana dayanır; emek ve yatırımı mecbur kılar. Teknoloji transferi yapmak bu sürecin sadece bir boyutudur ama bilime ve insana yatırım yapmak, işin esasını ve özünü oluşturur. Bugün bu platformu oluşturan üniversitelerimizin birçok başarılı çalışmaları bulunmaktadır. Bizler bu anlayış içinde üniversite-sanayi işbirliklerini gerçekçi çözümler üzerine kurgulamaya gayret etmekteyiz. Bu birikim ve tecrübelerden istifade etmek; teknolojiye yapılacak en kolay ve zahmetsiz yatırımdır. Platformumuzun teknolojinin bütün bileşenlerini içeren konulara ilişkin böyle bir etkinlik düzenlemesinin temelinde de, bu düşünceler yer almaktadır.”
PANEL DÜZENLENDİ
İzmir Üniversiteleri Platformu Dönem Başkanı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar’ın moderatörlüğünü üstlendiği üniversite sanayi işbirliğinin anlatıldığı açılış paneline, İzmir Yüksek Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Baran, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, Demokrasi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bedriye Tunçsiper, Yaşar Üniversitesi Rektörü M. Cemali Dinçer konuşmacı olarak katıldı.
Panelin ardından, Prof. Dr. Nükhet Hotar, Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay’a günün anısına DEÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Koleksiyonu’ndan bir çini hediye etti. İzmir Üniversiteler Platformu’nun dijital vatandaşlık konulu karikatür yarışmasında dereceye giren, Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencisi Ömer Çam, Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencisi Batıkan Öze, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi öğrencisi Belgin İpek ve aynı konulu kısa film yarışmasında dereceye giren Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencileri Hatice Aşkın, Selman Çelik ve Alper Akdeniz ödüllerini rektörlerin elinden aldı.