Oryantiringciler Tınaztepe Yerleşkesinde Ter Döktü
Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü, vize haftasına yaklaşırken öğrencilerin üzerindeki stresi atmaları için oryantiring yarışması düzenledi. Tınaztepe Yerleşkesi’nde çizilen rotada öğrenciler hem stres attı hem de yön bulma yeteneğini geliştirdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü Sağlık Kültür Spor Daire Başkanlığı yaklaşan vize haftası öncesi öğrencilere yönelik oryantiring yarışması düzenledi. Öğrencilerin yanı sıra lisanslı oryantiring sporcularının da ilgi gösterdiği yarışma 14.00-18.30 saatleri arasında yapıldı. Böylece Türkiye Oryantiring Federasyonu’na bağlı kademe yarışlarında kullanılan Tınaztepe Yerleşkesi Haritası ilk kez üniversite öğrencilerine açılmış oldu. Aslında askeri eğitimler sırasında ortaya çıkan bir spor dalı olan oryantiring hakkında bilgi veren, Dokuz Eylül Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Araştırma Görevlisi Caner Çetinkaya, bu sporun 20.yy başlarında ortaya çıktığını, uluslararası federasyonun ise 1961 yılında kurulduğunu belirterek, “Türkiye’de ise oryantiring 1970’lerden bu yana silahlı kuvvetlere bağlı kurumlar ve diğer kamu kurumları bünyesinde yapılıyor. 1999 yılında İstanbul ve Ankara’da halka açık oryantiring grupları kurulmasıyla bu spor halk tarafından da yapılmaya başlanmış oldu. 2001 yılında başlayan resmi örgütlenme süreci, özerkliğini isteyen Türkiye Oryantiring Federasyonunun 2007 yılında birinci genel kurulu yapmasıyla nihai haline gelmiş oldu” diye konuştu.
BİR HARİTA, BİR PUSULA
Dokuz Eylül Üniversitesi’nin İzmir ve Türkiye açısından önemli bir temsilci olduğunu belirten Caner Çetinkaya, “Dokuz Eylül Üniversitesi olarak Türkiye şampiyonu sporcularımız var. İlerleyen dönemlerde de bayrağımızı gururla dalgalandırmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
İzmir bölgesi hakemi Cengiz Altun ise yarışma hakkında teknik bilgiler verdi. Harita ile yön bulmayı içeren oryantiring sporunun zamana karşı yapıldığını söyleyen Altun, “Farklı arazi koşullarında yapılabilse de genelde ormanlık alanlar tercih ediliyor. Oryantiring haritası, topografik haritanın üzerine bitki örtüsü, kayalar, küçük çukur ve tümsekler, kuru dere ve sel yatakları, su kanalları, elektrik telleri, evler gibi unsurların işaretlenmesiyle oluşturuluyor. Yarış öncesi hazırladığımız haritayı sporcularımıza veriyoruz. Ellerinde bir de pusula oluyor” dedi.
Her sporcunun ayrı zamanlarda start aldığını ve bunun önemli bir detay olduğunu söyleyen Altun, “Biz hedeflere turuncu beyaz bayraklar bırakıyoruz. Yarışmacılarımızda elektronik yüzükler var. Başlarken bu yüzükleri start noktasında okuyucuya temas ettirerek zamanı kendileri başlatıyor. Sonra haritada belirtilen hedefleri sırayla bularak buralardaki okuyuculara yine yüzüklerini okutuyorlar. Tüm hedefleri bularak en kısa sürede bitişe ulaşan kazanmış oluyor. Buradaki önemli nokta hız ve zekanın birlikte kullanımıyla zafere ulaşılabilmesi. Oryantiring sporu koşarken satranç oynamaya benzetiliyor. Haritayı doğru okuyan bir sporcu belki de yürüyerek bile hızlı koşan bir sporcuyu geçebilir. Gençlerimize farklı şekillerde düşünme becerisi ve kondisyon kazandıran bir spor dalı” ifadelerini kullandı.
MEMNUN KALDILAR
Yarışmaya katılan öğrenciler ise yoğun stres yaşadıkları vize haftasında, kısa süreli de olsa bir etkinliğe katılmanın kendilerini rahatlattığını söyledi. Memnuniyetini ifade eden öğrenciler, bu tip etkinliklerin artarak devam etmesini istedi.